18 Ekim 2019 Cuma

Rekora Koşarken

İklimler değişiyor. Üstelik dört mevsim yaşadığımız şu evrende mevsimlerin dahi düzeni değişiyor. Genele baktığımızda 21. Yüzyılda alışık olduğumuz düzen, koşullar değişim gösterdi. Herkesin birbirinin taklidi olduğu ama kimsenin mutlu olmadığı bir dünyaya evrildik.
Değişim gösteren fakat pozitif yönde sportif faaliyetler yok mu? Asli konumuza dönersek kesinlikle var. Gerçi spor da alışık olduğumuz düzenin kısmi de olsa alanından çıktı lakin geleneklerinden vazgeçmeden.

Geçtiğimiz yıl (16 Eylül 2018’de), Berlin’de çok özel bir şey oldu. Maraton mesafesinde bir dünya rekoru kırıldı. Çeşitli kategorilerde çok farklı rekorlar kırılıyor, maratonda da defalarca rekor kırıldı, peki ama neden bu seferki özel?
Bu rekoru özel kılan bir önceki rekorla arasına koyduğu fark: tam 78 saniye iyileşme. Maraton mesafesindeki koşu yarışlarıyla hiç ilgilenmediyseniz bu fark belki size az gelebilir, ama bu yarışları yakından izliyorsanız ya da bir kez olsun bu mesafeyi koşmayı denediyseniz bunun ne denli inanılmaz bir olay olduğunu bilirsiniz. Bu inanılmazı başaran isim Eliud Kipchoge oldu.

Bu rekor şöyle dursun; Eliud Kipchoge 2018 rekorunu sindirmemize izin vermeden 2019’a bambaşka bir rekorla parafını atacaktı. Ineos 1:59 Challenge'ta 42 bin 195 metreyi 1:59.40'lık derece ile koşarak bir maratonu iki saatin altında bitiren ilk insan oldu. Evet insan, atlet değil. Ne eksik ne fazla, tamamıyla koşmaya hazır bir vücut. Kipchoge, 1984 Kenya doğumlu. Dünya arenasına ilk çıkışı 2002’de Kros Dünya Şampiyonası ile olacaktı ama öncesi var.



Kenya’nın Nandi ilçesindeki küçücük bir köy olan Kapsisiywa’da büyüdü. Annesi öğretmen olarak çalıştı, babasını ise henüz dört yaşındayken kaybetti. Dört çocuklu ailenin en küçük üyesi olan Kipchoge, okulu bitirdikten sonra komşularından süt toplayıp, o sütleri pazarda satarak ailesine destek oluyordu. Tıpkı okul günlerinde olduğu gibi, pazara gittiği zamanlarda da eve dönüşte koşuyordu. Amatörce bakış tam olarak koşu hayatına böyle girecekti.

Kipchoge’nin yukarıdaki paragrafta yaptıklarından haberi olmayan çok sayıda insan onu ilk kez Monza’da Nike’ın denemesi sırasında izledi. İzlerken de o inanılmaz hızlarda yorgunluğun tavan yaptığı o son kilometrelerde yüzündeki gülümsemeye tanık oldular. Kipchoge fiziksel olarak çok özel bir uzun mesafe koşucusu, ama geldiği yerde onun gibi fiziksel özelliklere sahip çok atlet var. Onu özel kılan en önemli özelliği zihinsel yapısından başka hiç bir şey olamaz!
2012’ye kadar olimpiyatlarda ve dünya salon atletizm şampiyonalarında beş bin metre, takım yarışları, üç bin metre kategorilerinde madalyalar kazanan Eliud, 28 yaşında yol koşusuna başlamaya karar verdi.
2013 Hamburg Maratonu’nu 2:05.30’la kazanması onu dünyanın en hızlı maraton koşucularından biri yapmıştı aslında.

2016’da Londra’nın gri havasına, dar sokaklarına ve kırmızı otobüsleri arasında dört kez zaman rekoru kırarak, “Modern çağın en büyük maratoneri” olarak tanımlanmış ve ilk hedefine ulaşmıştı. Daha sonra katıldığı Rio Olimpiyatları’nda da altın madalyaya ulaşıp, tabii onun asıl isteği madalyalar değildi, maratonu iki saatin altında bitirmekti.
2017 Monza’da bu hedefini yalnızca 25 saniyeyle kaçırmıştı. 2018 Berlin Maratonu’nda ise bir dakika 39 saniyelik bir hayal kırıklığı vardı. Ama 12 Ekim 2019’da, Viyana’da bu hedefine ulaştı. Eliud Kipchoge hedefine ulaştı ulaşmasına da, o henüz yeni başlıyor. Üstelik sadece 34 yaşında! 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.