21 Haziran 2019 Cuma

Futbolun İncisi

Kadın, hanım, bayan... Mevzubahis, hata aslında sıradan. Spor dünyasında kadınların karşılaştığı engeller, maruz kaldıkları baskılar ve boğuşmak zorunda oldukları önyargılar hesaba katıldığında bu gerçekten önemsiz bir örnek. Ama yine de bir değeri var. Lakin bazen iyi niyetle yola çıktığınızda bile bilinçaltınızdan kaçamazsınız. Bir fazla söz sizi ele verir. Ya da basit bir benzetme...

Ama her şey yolunda değil. Ve bunun köküne indiğimizde sebeplerini de çok iyi biliyoruz. Yine de bir adım geriye çekilip, manzaraya farklı bir açıdan bakmaya çalışalım. Birazdan okuyacaklarınız, adını dünya kupası tarihinin en golcü kadınlarından alan Marta ona şaşkınlıkla bakan gözlere inat harika bir iş çıkartıyor. Kadın futbolu deyince akla gelen ilk isimlerden biri şüphesiz Marta’dır. Brezilyalı Marta Vieira da Silva, kadın futbolunun gelmiş geçmiş en iyi ismi kabul edilir. Zaten bu durum yakın zamanda ona verilen "tüm zamanların en iyi kadın futbolcusu" ödülü ile tescil edildi.

Brezilya’da şimdiden adını yaşayan efsaneler arasına yazdıran Marta, hâlihazırda ABD’de devam ettiği kariyerinde sayısız başarılar elde etti. Geçtiğimiz yıl Luka Modric’in ‘Yılın En iyi Erkek Futbolcusu’ seçildiği FIFA ödüllerinde, Marta ‘Yılın En İyi Kadın Futbolcusu’ ödülünü kazanmıştı. Onun dışında eski adıyla ‘FIFA Dünyada Yılın Futbolcusu’ ödülünü de 5 kez kazanan 32 yaşındaki Marta, Sports Illustrated tarafından belirlenen 2000-2009 yılları dönemini kapsayan ‘Son 10 yılın En İyi 20 Kadın Sporcusu’ listesinde yer alacaktı.


Brezilyalı oluşu itibarıyla yüksek top tekniğiyle klas gollere ve asistlere imza atan Marta, tüm dünyada futbol oynamak isteyen genç kızların idol olarak gördüğü isimlerden biri. Marta’da, diğer emsal taşıyan kadın futbolcular gibi, geçtiğimiz yıllarda futbolcuların kendi hikâyelerini anlattığı ‘The Players Tribune’ adlı oluşumda bugünlere nasıl geldiğini bir mektup ile kaleme aldı. ‘Gençliğime mektup’ adlı yazıda Marta, hayatının kırılma noktalarından biri olan 14 yaşındaki haline öğütlerde bulunuyor.

Aslında onun bu kelimelere girizgahı, hırsını, özverisini ve ileri görüşlülüğünü oratya koyacaktı. 
“Sevgili 14 yaşındaki Marta,
Otobüse bin.
Ne düşündüğünü ve hissettiğini biliyorum.
Ne kadar korktuğunu, ne kadar endişeli olduğunu… İnsanların sana ‘yapamazsın’ dediğini… Aslında yapmamanı istediklerini… Bunların hiçbirini düşünme.
Sadece otobüse bin.
Bu otobüs, seni 3 günlük yolculuk sonrası Rio de Janeiro’ya götürecek.
Bu otobüs, seni, aileni ve Dois Riachos’da (doğduğu kasaba) yaşayan 11 bin insanı arkanda bırakmanı sağlayacak. Bu otobüs, toprak yolların yeşil alanlara dönüştüğü, dağların şehirlere dönüştüğü yere gidecek.
Bu otobüs, seni hayallerine taşıyıp, senin profesyonel bir futbolcu olmanı sağlayacak”

“Biliyorum. 14 yaşında yapmak istediğin tek şey Dois Riachos’tan uzakta olmak. Söylemesi çılgınca gelebilir. Ama kariyerinin en önemli günlerini orada yaşadın Marta. Dünyanın her yerinde futbol oynadın ama Dois Riachos, seni bugünlere getiren yerdir.
Eve döneceksin. 2006 yılında, FIFA’da Dünyada Yılın Futbolcusu seçildikten sonra. Bu ödülü ilk kez alıyorsun. Eve döndüğünde seni bekleyen kalabalık bir grup olacak. Herkese, eve dönen kahramanı görmek isteyecek. İnanmayacaksın ama etrafında kornalar çalan arabalar bile olacak.
Bu kez evinde reddedilmeyeceksin. Sana dik dik bakan o insanlar, senin futbol oynayamayacağını söyleyen insanlar, bu kez elleri patlayana kadar seni alkışlamak için orada olacaklar.” Bu mektup sayfalarca uzuyor, ancak anlatılar net ve açık! İyi ki varsın Marta!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.