2 Aralık 2021 Perşembe

Zengin Değil, İdealist

Bu tip hikayeleri Türkiye’de fazlasıyla duyarız. Bursaspor, Samsunspor bilhasssa da saydığım takımlar özelinde. Birleşik Krallık’ta bu seriye katılan ülkeler listesinde başı çekenlerden.
2019-20 sezonu Championship Play-Off finalinde Fulham’a kaybeden Brentford büyük bir yıkıma uğradı. Dile kolay tam 73 yıl sonra İngiltere’nin en üst liginde mücadele etme hakkı elde edeceklerdi. Olmadı. Ancak pes etmek onların ruhlarında var mıydı? Elbette hayır. Nitekim de öyle oldu. Aynı şevk ve iştahla 2020-21 sezonuna başladılar ve bu sefer Play-Off finalinde Swansea’yi mağlup ederek kendilerini Premier Lig’e atmayı başardılar. Bu başarının arkasında ise sıra dışı bir kulüp sahibi Matthew Benham yer alıyor.

Benham’ı bir kulüp sahibi yapacak statü var mıydı? Nasıl takıma “değer” kattı? 1989 yılında Oxford Üniversitesi Fizik Bölümü’nden mezun olan Matthew Benham iş hayatının ilk 12 senesini finans sektöründe geçirdi. Bank of America’nın başkan yardımcısı olan, 2001 yılında kariyerinde yeni bir sayfa açmaya karar verdi. Yeni durağı bahis firması Premier Bet’ti. Orada matematiksel analize dayalı tahmin edilebilir bahis modelleri geliştirme görevini üstlendi. Dünyanın en iyi bahisçilerinden Tony Bloom’un altında çalışması onun en büyük avantajıydı. Ama iki sene sonra bir sebeple fikir ayrılığı yaşadılar ve Benham şirketten ayrıldı. Bu dönemde bahisten yüklü miktarlar para kazanmıştı.

2004’te kendi bahis firmasını kurdu: Smartodds. Burada müşterilerine kendi kullandığı algoritmalar, istatistikler ve veriler ışığında danışmanlık desteği verdi. Kendini zengin yapan modelle müşterilerini de zengin ediyordu. Sonrasında işini büyüttü ve Matchbook adında bir başka bahis firması kurdu.
Aslında çocukluğundan bu yana Brentford’u destekliyordu ve zengin olmaya başladıkça tuttuğu kulübe nasıl destek olunabiliri düşünüyordu. Boşuna değil, 11 yaşından bu yana düzenli olarak Brentford maçlarına gidiyordu. Kulüp 2007 yılında finansal olarak dara düşünce hemen devreye girdi ve taraftarlara kulübü satın almaları için 700 bin dolarlık borç verdi. Anlaşmaya ise şöyle bir madde koydurdu: “Eğer bana bu parayı ödeyemezlerse kulübü satın alma opsiyonum olsun”. Nitekim 2012 yılına gelindiğinde kendisine tek bir kuruş ödenmemişti. O da Brentford’u satın almaya karar verdi.


Aslında zengin bir iş adamı olarak takıma pahalı oyuncular transfer edip başarıya gitmesi beklenebilirdi. Ama o kendisini zengin yapan modeli futbola uyarlamayı tercih etti. Yani istatistiğe ve veriye bağlı bir model geliştirerek başarılı olmak istedi. 2014’te Danimarka’da Midtjylland kulübünü satın aldı. Orada bu modele dair denemeleri yaptı. Başarılı olunan kısımları alıp Brentford’da kullanırken işe yaramayanları çöpe attı. (Midtjylland 2014-15 sezonunda tarihinde ilk kez Danimarka Ligi şampiyonluğuna ulaştı. 2017-18 ve 2019-20 sezonlarında da şampiyonluk yaşadılar. Bravo!

Bir futbolcunun ne kadar gol attığından çok “beklenen gol” (xG) istatistiğine önem verdiler. Çünkü buthew saçma geliyor değil mi? Nasıl oyuncu yetiştirecek bu kulüp diye düşünüyorsunuz. Peki Brentford ne yaptı altyapının yerine? Yaşları 17 ile 20 arasında değişen futbolculardan oluşan bir B Takım kurdu. Ne kadar basit değil mi?

Başarı da bir anda gelmedi tabii. Benham 2012 yılında kulübü satın aldığında takım League One’da (İngiltere’nin üçüncü seviye ligi) mücadele ediyordu. 2013-14 sezonunu da League One’da geçirdiler. Championship’e yükseldikleri 2014-15 sezonunu ise ilk altıda bitirip Play-off bileti aldılar ama yarı finalde Middlesbrough’a elendiler. 2019-20 sezonunu zaten yazının girişinde söyledik. Ancak dokuzuncu senesinde Premier Lig’e yükseldiler. Kolay olacağını kim söylemişti ki!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.