6 Aralık 2016 Salı

Bizden Biri; Steven Gerrard

Ona tutkuyla bağlananlar ve saygıyla gıpta edenlerin hatta futbolla ilgisi olmayan her kimse Steven Gerrard ile bir bağ kurar. Neden mi? Gerrard bunlardan çok daha büyük bir şeyin parçası ve de Steven Gerrard herkesten bir saygı duruşunu hak ediyor. İşin aslı mübalağalı cümlelere sıkıştırılmış benzetmeler bizi aşıyor. Gerrard'dı da....
Çünkü o işçi sınıfının kahramanı! Liverpool'un sokaklarında yürüyen sade bir vatandaş. Anfield stadının kaptanı. Ve dahası...

Bir çocuk düşünün üstelik İngiltere'nin epeyce kuzeyinde. Liverpool çimlerinde! Gerrard futbola başladığında Almanya'yı ikiye bölen "Berlin Duvarı" halen daha yıkılmamıştı. Steven Gerrard Liverpool'un kapısından içeri girdiğinde sadece 8 yaşındaydı, devasa büyük gelen forması ve sıkı sıkı bağlanmış kramponlarıyla, her şutuyla dünyayı değiştirmişti. 
O kadar şanslıydı ki Liverpool altyapısında Michael Owen, Steve Mcmanaman, Jamie Redknopp gibi oyuncularla yetişme ve takım olma olgusuna erişti. 

Aslında Liverpool şu an sağlam temellere ve taraftara bağlı olmasının sebeplerinden bir kaçı... Bunlar hakkında saatlerce konuşup sonu gelmeyebilir. O kadar iştahla konuşulacak bir futbol adamı.



Tarihler 25 Mayıs 2005'i gösterdiğinde tam olarak İstanbul'un bir köşesinde yani yerinde efil efil rüzgarlar esen Atatürk Olimpiyat Stadyumunda herkes maça kilitlenmiş durumda. Çünkü düdüğü çalan hakem Şampiyonlar Ligi finalini yönetiyordu. Liverpool-Milan ile karşılaşmış maç 3-3 bitmesine rağmen penaltılarla Liverpool kupaya uzanmıştı. Buraya kadar olağan  futbol figürleri, ya maçın adamı! 
Şüphesiz Steven Gerrard'dı. O gün o maçı, o şampiyonluğu kazanmak için doğmuştu. Gerçekten bu hissi almamak mümkün değil. Liverpool'un altyapısında yetişen ve tadını çıkaran, bir çocuk vardı sahada ve o çocuk büyüdü. 

18 yaşında Liverpool'un A takımı kadrosuna girmişti çoktan. Steven Gerrard yoksa sahada da bir takım yoktu. Zira 1998-2015 yılları arasında iken neredeyse kazanmadığı şampiyonluk, ödüller kalmamıştı. Her daim sporculuğu ve oynadığı oyun ile değil karakteri ile de parmakla gösteriliyordu. Liverpool'a vedası da bir o kadar hüzünlüydü. Yine bir Mayıs gününde (24 Mayıs) Stoke City'de 6-1 yenilmişlerdi. Ve tek "şeref" golünü Steven Gerrard attı.
Bu elveda Premier Lig'eydi aynı zamanda. Ancak Los Angeles Galaxy takımına 1,5 sezonluk sözleşmeye imzaladı. Fakat o çocuk emekliliğini açıkladı. 

2016 yılı ünlü basketbolcu ve futbolcuların yaprak dökümü içinde geçti ve belki şu an bu okuduklarınızdan sonra yeni bir "şok" efekti ile vedasını okuyabilirsiniz. Şuna da bir açıklık getirmek gerek. Gerrard hiçbir zaman melek olmadı. 
Daha toy zamanlarında acımasız faulleri içine Ramos kaçmış bir edayla penaltılar yaptırdığı çoktu. Yine de o "kahramandı", işçi sınıfına zaferler kazandıran sıradan biriydi. Şu an pek bir şey hissetmiyoruz ama kısa süre sonra hatırlanan anları düşünürken bulacağız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.