29 Temmuz 2021 Perşembe

Göklerde Yaşayan Jorginho

Tanıdık bir hikaye kalıbıyla başlayalım. Futbolda en son aynı yıl hem birlikte Şampiyonlar Ligini, hem de yerel lig ve kupayı kazanan takım kupa kaldırdığında henüz Jorginho doğmamıştı. Futbol tarihinde bunu başaran ilk takım, 1966-1967 sezonunda Celtic oldu. İskoç ekibi aslında o sezonu 4 kupa ile tamamladı. Jorginho’nun ailesi bu kupayı görmek için bundan bir on sene daha beklemesi gerekiyordu.
Eşi görülmemiş zamanlarda yaşıyoruz ya da öyle olduğu söyleniyor. Diğer yandan geride kalan on yıllık süreçte bu tarz alışılmadık şampiyonlukların bazen geri dönüşler bazense büyük hezimetler biçiminde daha sık yaşanmaya başladığından ve iyiden iyiye normalleştiğinden söz edilebilir. Bu durum bir kez tanımlandıktan veya yeni bir mesele olarak ortaya atıldıktan sonra da açıklama arayışları doğuyor elbette.

Yeni bir cümle daha kazanımı oldu bu vesile ile… Aynı yıl hem Şampiyonlar Liginde hem de Avrupa Kupasında kupa kaldıran bir kişi tanıyoruz. Adı her ne kadar Euro 2020 olsa da İtalya ile Avrupa'nın en büyüğü, Şampiyonlar Ligi’nde Chelsea ile takım olarak zoru başaran Jorginho adı sıradışı olarak 2021 yılına damgasını vuracaktı. Lakin muzaffer olmadan önce mutfağına bakmaya ne dersiniz?
Peki bu arka plan hikayesinin ne önemi var? Chelsea’nin son yıllarda inişli çıkışlı kariyerinin tarihsel bir yaklaşım içinde değerlendirmek şöyle dursun, çalkantılı ve de hiç şans vermeyen rakiplerine rağmen teknik direktör değişikliğiyle kupayı kaldırmak sanıldığı kadar kolay olmadı.

Lampard’ın büyük beklentiler içerisinde kurduğu takımın br türlü istediği oyunu sahaya yansıtamaması sonucu bileti kesildi. Fakat transferler içerisinde iyi yaptığı işlerden biri de genç oyunculara, gelecek vaat edenlere yer ayırmasıydı. Onlarda biri de Jorge Luiz Frello Filho ya da kısaca Jorginho... Lampard’ın son dönemlerinde çok daha az risk alan, az gol atan bir takıma evrildiğinden söz edersek ve iki yaklaşımdan birinin diğerinden üstün olmadığı şerhini de düşerek eski Chelsea oyuncusu Lampard’ın o dönemlere ait olan futbol felsefesi ile teknik adamlık arasındaki farkın futbolun ne yöne doğru gittiğinin bir göstergesi olduğu tespitinde bulunmak mümkün.



Chelsea’nin seneler içinde Premier League’in en güçlü takımlarından biri haline dönüşmesi de aslında sözünü ettiğimiz dağınık anları törpülemesi ve başlangıçtaki eğlenceli oyundan sıkıcı bir oyuna geçmesi ile mümkün oldu. Bu noktada tartışılacak konular çoğalır. Ancak parantezi oyunculara açmak da yarar var.
İşte onlarda biri Jorginho, 2018 yılında geldiği Londra devine fazlasıyla adapte olmuş takımın ilk 11 parçalarından birine dönüşecekti. Öncesinde annesinden öğrenecekleri vardı. Mesela; futbol oynamanın incelikleri! Jorginho, kendisi de bir futbolcu olan annesi Maria Tereza Freitas’tan çok şey öğrenmiş. Brezilya'nın güneyindeki sahil kasabası Imbutiba, artık sadece harika manzarasıyla değil, aynı zamanda Jorginho’nun büyüdüğü yer olarak da tanınıyor. Çünkü küçük annesi ile beraber sahile giderken yanına bir top alır ve hava kararıncaya kadar kum üzerinde top tekniğini çalışmaktan kendilerini alamazlardı.

Jorginho altı yaşındayken eşinden boşanan Maria, oğlunun hayattaki her şeyi haline gelmiş. Geçimlerini sağlamak için temizlik işleri yapan Maria, bir yandan Jorginho’yu futbol oynadığı yerel kulüp Bruscao’nun antrenmanlarına götürmeye devam etmiş. Jorginho, İtalyan girişimciler tarafından Brezilyalı yetenekleri keşfetmek için kurulan Guabiruba projesine seçilmiş ve zorlu şartlara göğüs gerip Verona’dan bir sözleşme kapmayı başarmış.
Transferi ayarlayan menajer 27,000 sterlini cebe indirirken, Jorginho haftada 18 sterlinle hayatını idame ettirmek zorunda kalmış. Bir buçuk yıl süren bu durum Jorginho’yu bırakmanın eşiğine getirse de, annesi hayalinin peşinden gitmesi için onu yüreklendirmiş.

2014 yılında Verona’dan ayrılıp Napoli’ye geçtiğinde daha gözü kara hale gelecekti. Napoli’de geçirdiği dört yılda elit orta saha oyuncuları arasındaki yerini iyice perçinleyen Jorginho, 2018’de Chelsea’ye imza atarak yeteneklerinin alameti farikasınıı Premier Lig’e taşıdı. Son üç yıldır Londra’daki futbol hayatını, milli takımlar düzeyinde de ileriye götürecekti. Onu da aynı yıl hem Şampiyonlar Ligi hem de Euro 2020’yi göklere taşıyarak annesine armağan etmesi işten bile değildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.