Bir futbol takımının barınağı, çimleri yeni biçilmiş
stadyumundan başka bir şey olamaz. Üstelik, taraftarı ve tarihi ile önemi
yüksek mertebede ise dillere destan. 2016 yılıyla beraber Anfield’ın tadilat
gören yeni yüzü, Liverpool’a kavuşmuşken, yeni futbolcularla da fazlasıyla
adından söz ettirmekti. Haybeye giden transfer ücretleri ve sükse yapmış
isimlerden çok, inandıkları oyunculara yatırım yapmaya karar verdiler.
Bunların yanına gereksiz ve fazla oyuncu transferi
yapılmaması, Jurgen Kloop ile birlikte yeni politikaları olacaktı. Şüphesiz en
önemli “isimsiz” futbolcu Mohamed Salah’dı.
Hiçbir şekilde, geleceğin Pelesi,
yıldız oyuncu, Messi’ye veya Ronaldo’ya gözdağı gibi ön adlar almaksızın sade
biri.
O sadece bildiği işi yapıyor. Topu tüm kabiliyeti ile
arkadaşına sunmak….
Liverpool’a geliş süreci de bir o kadar fantastik
esasında. Adından belli olacağı gibi pek de Avrupai biri değil kendini
duyurmak için çılgınca oyun stilli de yok. Mısır’da doğmuş ve yetişmiş birinin
futbolcu olup, popüler Avrupa takımlarına transferi söz konusu olamaz. Fakat
oldu!
Açılışını da Basel takımıyla yaptıktan sonra; bir gün
Mohamed Salah’ın telefonu çalar, ama açan olmaz daha sonrası bir telaşla
cevapsız çağrıyı gören Salah, kontörü de olamayınca, tekrar araması için
whatsapp’tan mesaj gönderir. Mesajı gören Jose Mourinho!nun tekrar araması
sonucunda Chelsea’ye transferi gerçekleşir.
Bugünlere öyle pek kolay gelmedi Salah. Bilhassa
Mourinho’nun Chelsea’sisine! Evet, çok net bildiğimiz bir şey var ki, Chelsea
ile yollar hep kesişecekti. Onların ilişkisi İtalyanlara da samimi gelecekti.
Arada İtalyan takımlarına da uğramayı esirgemeyen Salah, Fiorentina-Chelsea,
sonra bunun tam tersi, Fiorentina-Roma buradan tekrar Chelsea ve tekrar Roma ve
yine Roma yine Chelsea…
Yorucu ama talepkardı, Mısırlı oyuncu. Hiç
vazgeçemeyecekti. Ve daha da iyisi olmak için en iyi işi yapmaya devam etti.
Çoğunlukla asistleri ile meşhur olsa da azımsanmayacak golleri yok değil. En
son olarak Roma’da adından söz ettiren çok iyi bir sezon geçiren sol ayaklı sağ
kanat, hızı ve zekası ile Liverpool’a ayak uydurmuş durumda.
Jurgen’in vazgeçemediği kanat oyuncusu bol maçlı Premier
Lig’de 23 maçta 18 gol atıp 6 asisti ile yardımcı rolde ekibin tam da
merkezinde. Hem defansına yardıma gidebilen hem de gol şansını yaratabilecek
bitiricilikte. Liverpool’un her daim orta denge de giden yapısına biraz
rahatlama getirdiği kesin. Çıkmaza girdiğinde yükünü hafifletecek ender
isimlerden Salah, bundan sonra daha çok ismini duyacağız. Hazırlanın!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.