Savaşların ülkesi Rusya ve bir ülkeyi futbolda toplayan
bir kalecinin hikayesi… Saygı değer Lev Yashin umarım bizi duyuyorsundur.
Yashin’in elinden tuttuğu takım sadece milli takım değildi, büyüyüp gelişen.
Rusya’da ya da nam-ı diğer Sovyetler Birliğinden çıkan her parça başkalaştı,
değişti. Ya Yashin nasıl efsanevi kaleci oldu?
Sovyetler Birliği henüz 2. Dünya Savaşı’nın izlerini
silmeye çalıştığı zamanlarda, Lev
Yashin’in çocukluk dönemlerine tekabül edecekti. Yoksulluk ve savaşın bir
toplumla yüzleşmesiyle burun burunayken, ayakta kalabilmeleri için çalışmak
zorundaydı.
Fazlasıyla ironik
olan hayatına, savaş malzemelerinin üretimini yapan fabrikada tüm benliğiyle
çalışacaktı. Ancak bu durumu lehine çevirme fırsatı bulacaktı çocuk yaşta.
Fabrikanın futbol takımına yetenekleriyle beraber dahil olan Yashin, yıllar
sonra kendini geliştirip, Dinamo Moskova takımının profesyonel futbolcusu
olmaya evrilir.
Ne yazık ki basit yazıldığı kadar
ilerlemeyecekti. Yenilen hatalı goller ve kaybedilen özgüveni bulmak için
kendini buz hokeyi soğuğuna bırakacaktı. Ve burada alınan şampiyonlukla yeşil
sahalara dönüşünü ilan edecekti. Artık o çocuk çelimsiz ve amatör hiç değildi.
Sıradan kalecilikten çıkıp, defanstaki arkadaşlarına
kaleden müdahale eden, forvetle karşı karşıya kalınca fütursuzca savunma
yapmaya, orta saha oyuncusu gibi pres yapmak onun korkusuz yüzünü gösterecekti.
Bu yaşananlar sırasında önce tribünler sonra basın derken
futbol dünyasına ilham olmaya başladı. Takımının şampiyon olmasında
başrolü üstlenirken, bu kalecilik sevdası milli takımını da sessiz
bırakmayacaktı. Böylece dünyanın gözü kulağı ondaydı. Melbourne Olimpiyatları
yolunda altın madalyayı boynuna takarken, takımını şampiyonluğa oynayan ruha
çevirecekti.
1958 yılında İsveç’te düzenlenen Dünya Kupası’nda
tamamıyla siyah formasıyla korku saldığı için “Kara Örümcek” mahlasını
yazdıracaktı. Hayır, herhangi bir başarı yakalayamadılar belki ama müthiş bir
Lev Yashin performansı tüm Avrupa’ya yayılmıştı. Ve bundan sonraki
şampiyonalarda Yugoslavya’ya, Kolombiya’ya karşı mücadelesi konuşulur oldu.
Adeta kalesine duvar ördü. Öyle ki 1962 Dünya Kupası’nda Şili karşısında, iki
golü kalesinde gören Yashin golü atan futbolcu sevinmek yerine, Yashin’e
sarılır!
Giderek yaşını alan Kara Örümcek Avrupa’da yılın ödülünü
alarak eleştirenlere bir anlamda cevap verir. Sahi, bunu ne kadar önemsiyordu ki? Sovyetler Birliği’nin en
kıymetli ödülü olan Stalin Nişanı şöyle dursun, 1971 yılında jübile maçında yaklaşık
100 bin kişinin önünde, Pele, Gerd Müller ve dahası gibi efsanevi isimlerin
yalnız bırakmadığı günde veda eder.
Kara Örümceğin gücü adına, her Dünya Kupası sonrası ismi anılır. Zira, en iyi kaleciye verilen ödülün isminde ta kendisi yazılı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.