27 Mart 2020 Cuma

Onursal Ateş


Şöyle çetrefilli bir dönemden geçerken, Olimpiyatların şiir yazmasına izin verecek miyiz? Japonya’nın ev sahipliği yapacağı 2020 Tokyo Olimpiyatları, birçok ilkleri henüz başlamadan kulaktan kulağa gezer oldu. Bu fazlasıyla uzun serüven için yolumuzu aydınlatacak ışığa ihtiyacımız var.
Olimpiyat meşalesi, antik oyunlarla modern oyunlar arasındaki devamlılığı sağlayan bir köprü. Olimpiyat Oyunları’nın ünlü meşalesi insanoğlunun ateşe atfettiği simgeden başka bir şey olamaz desek de temelinde farklı unsurlar barındırıyor.

Ateşi, oyunlarla ilgili dansı birçok efsaneye dayandırılıyor. Eee, malumunuz biz insanlar rivayetleri ve üzerine de biraz destansı sözler ekledik mi en sevdiğimiz kısma bürünüyor.
Günümüze kadar ulaşmış efsanevi durumlara gelecek olursak… Şüphesiz yolumuz doğum ikametgahına gidecek kadar cesur. Bunlardan bir tanesine göre Prometheus Zeus’tan ateş gücünü çalar. Ateş, hayatın, mantığın, özgürlüğün ve yaratıcılığın sembolüdür. İlahi dinlerde şeytana benzetilen Prometheus’un ateşi insanlara sunmak için eliyle taşıdığına inanılır. Sonsuza kadar yanacak bu ateş, bugünkü Yunanistan’ın Olimpia şehrinde bulunur.

Günümüzde de Olimpiyat Oyunları’nın yapılacağı yere meşalenin yolculuğu da Olimpia’da yakılmasıyla başlar. Ama 2020 yılı itibariyle uzun parkura çentik atıldı. Hatta bunları yazarken Olimpiyat ateşi söndürüldü bile. Kısacası, belirsizlik hakim! Ve insanoğlunun “en sevdiği” şey!
Bir de bilinenin aksine Modern Olimpiyat Oyunları’nın başladığı 1896 yılında ev sahibi Atina’da bu meşale yakılmamıştı. Ateş, oyunların sembolü haline sadece 1928’den itibaren Amsterdam’da geldi. Olimpiyat meşalesinin yakılması ve ardından da atletler tarafından tüm dünyayı dolaşarak oyunların oynanacağı yere getirilmesi geleneği ise ilk defa 1936’da Berlin’de başlayacaktı.



Olimpiyat Oyunları ateşinin yakılma töreni Olimpia arkeolojik bölgesindeki Hera sunağında gerçekleşerek başlamış ancak bu tören aslında sportif bir eylemin başlangıç noktasından ziyade dini bir ayindir. Törenin programı hiç de sandığımız türden tanıdık gelmeyecek! Antik çağdan kalma kıyafetli rahibelerden oluşan bir tören alayının sunağa yürüyüp etrafını sarmasıyla başlar.
Baş rahibe güneş tanrısı Apollon’a seslenir ve içbükey aynalar kullanarak güneş ışınlarının odaklanmasını sağlanır. Seramik bir kapta ışınlar sayesinde tutuşan ateş Panathinaikos Stadyumu’na rahibe alayıyla birlikte taşınır. Yolları üzerinde bulunan yabani zeytin ağacında bir süreliğine durulur. Küçük bir çocuk ağaçtan bir dal keser. Bu dal barışın sembolü olacaktır ve yarışmalarda birinci gelenlere hediye edilir.

Heyet sonunda stadyuma vardığında rahibeleri atletler karşılar. Baş rahibenin koşucuların elindeki meşaleyi yakmasıyla ateşin dünya çapındaki yolculuğu da başlamış olur. Olimpiyat meşalesinin ev sahipliği yapacağı açıklandıkları günden beri Tokyo’nun kafasında tek bir şey var: 2020’nin acı hatıralarını silmek… 
Ancak 2021 yılına ötelenmesiyle beraber bu karamsarlığın üzerine Asya’dan güneş doğacak. En azından buna inanmak istiyoruz.

Esasında 2020 yılında spor için epey hareketli olacaktı. Şimdilerde, sağlık sektörünün başı çektiğini görmekten başka çaremiz yok! 2020’lerde biz bunları konuşurken…
1996’daysa meşalenin taşıma araçları bir kano, Mississippi’de buharlı bir vapur ve kıtalar arası ilk trendeki Union Pacific vagonu oldu. 1976’daysa teknoloji devredeydi. Ateş Atina’dan Ottawa’ya uydular yoluyla iletildi. Ve son olarak meşale uzaya da gitti. 1996, 2000 ve 2014’te astronotlar ateşsiz de olsa meşaleyi uzay istasyonuna götürdü.
Şimdi mi bu virüs ateşimizi söndürdü! Ya sonra?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.