“Ona tapıyordum. Brian sol kanatta oynuyordu, ben de sol
kanatta oynamaya başladım. O, 7 numaralı formayı giyiyordu, ben de 7 numara
giymeye başladım. Saçımı bile onun gibi tıraş ettiriyordum." Megan Rapinoe
abisi hakkında bunları söylemekle kalmayacak, yeşil sahalarda bizzat
uygulayacaktı.
Elbette bu hikâyenin bir de başlangıcı var. Noktaları
geriye doğru birleştirmek için Kuzey Kaliforniya’ya uzanmak gerekiyor.
Seattle Reign’in orta sahası Rapinoe, üniversite
yıllarına kadar beş kardeşiyle, doğayla ve sporla iç içe bir hayat sürdü. Daha
sonra futbol kariyerinin ilk büyük adımlarını 2005 yılında Portland’da okurken
Kolej Ligi’ni kazanarak atacaktı. Bu süreç zarfında, hislerini ve düşüncelerini
somut bir dünya görüşüne oturtmasında ve sporun tarih boyunca örtülü kalan bir
penceresinden sesini yükseltmeye başlamasında aldığı sosyoloji ve siyaset
bilimi eğitimi şüphesiz bir ilham kaynağı olacaktı.
2016 yılında dört takım arkadaşıyla birlikte erkek
meslektaşlarıyla aralarındaki maaş eşitsizliğini gerekçe göstererek ABD Eşit
İstihdam Fırsatı Komisyonu’na (Equal Employment Opportunity Commission) bir
dilekçe vermişti.
Futbol Federasyonunun 2015 finansal raporunun verilerine
göre 2015 Dünya Kupası’nı kazanan kadın futbolcular federasyona erkeklerden 20
milyon dolar daha fazla gelir sağlarken bunun karşılığında elde ettikleri
kazanç erkeklerinkinin dörtte biri kadardı.
Bir başka tenis efsanesi Serena Williams ise Rapinoe ve
yoldaşlarının hareketinin bir kıvılcım olabileceğini düşünüyor: “Ücretler
arasında saçma bir fark var. Bu bir savaş, bir mücadele. Sanırım her spor
dalında bir noktada birilerinin öncülük etmesi gerekiyor. Belki futbol için de
bunun zamanı gelmiştir.”
Amerika’da kadınların sesi epey yükselmişken, başarı
naraları da bir o kadar dünyayı sarmış durumda. Art arda FIFA Kadınlar Dünya
Kupası'nda zafere ABD ulaşırken, takımın 34 yaşındaki yıldızı Megan Rapinoe
finale de damgasını vurdu. ABD'nin üst üste ikinci, toplamda dördüncü Dünya
Kupası zaferinin mimarlarından olan Rapinoe ödüle boğulan başrolü!
Rapinoe, beyaz ve eşcinsel bir kadın sporcu olarak
sıradışı bir tip olduğunun farkında. Lakin ‘özgür ruh’ kendi yolunda ilerliyor
ve yeterince kadın olup olmadığını ispat etmesini bekleyenlere inat, basketbol
yıldızı kız arkadaşı Sue Bird ile ESPN’in ‘Body Issue’ ekine çıplak poz
verebiliyor. Ulusal marş esnasında tek dizi üstüne çökerek, Colin Kaepernick’in
başlattığı protestoya eşlik ediyor. 2011 Dünya Kupası’nda Kolombiya’ya attığı
golü tüm stada dinlettiği Born in the USA serenadıyla kutluyor. Bir şeyden daha
emin olabilirsiniz, o kesinlikle ‘ikinci sınıf dünya şampiyonu’ olmayı kabul
etmeyecek.
Şu aralarda son aldığı Dünya Şampiyonluğu kutlaması sizi
aldatmasınçünkü mücadelesi artık daha da güçlendi. Megan Rapione; yani bizim
bildiğimiz tavrıyla sıradışı kadın ve onun futbolu…