Fransa Bisiklet Turu bu yıl Temmuz ayının takviminde en
çekici yarışı sayılmaz. Biraz daha açarsak… Her sene ortalama olarak üç milyar
seyirci tarafından takip edilen Tour de France, temmuzun sahibi gibidir, bir
nevi.
Lakin o yıl bu yıl hiç değil. Bilakis Dünya Kupasına denk
geliyor diye başlangıç haftasını yedi gün erteleyerek nefesler tutulacak.
Chris Froome gelebilir, gelecek, geldi. Son birkaç
haftadır bisiklet dünyasının dilinden düşmeyen cümleler bunlar. Bisikletin
gelmiş geçmiş en büyük ve en eski spor organizasyonu son dokuz aydır doping
davası ile baş ederken, aklandı. Yıllardır beklediğimiz an geldi, bir süperstar
bu yollarda pedallayacak. Ve üstelik bu sefer sarı mayosuyla tarihe geçerek…
Diğer rakipleriyle arasındaki farkı iyiden iyiye açan Froome,
3. Tour de France zaferini garantilemiş durumda. Bu grafiği yukarıya çıkartan
5. Bisikletçi olarak, genel klasmanda da şampiyonluk yaşarsa keza Fransa
Bisiklet Turunu en çok kazananlar arasına adına yazdıracak.
Bu yılı farklı kılan ise, Fransa’nın batısından başlayan
güzellikler ülkeyi saat yönünden çevreleyerek üç haftalık gecikmeli programla
noktalayacak olması!
Son yılların her ne kadar en kısa turu gibi görünse de en
zorlu parkurlar arasında listeye adını yazdırır. Şimdi hazır Fransızlar Dünya
Kupasını kazanmışken sokaklar, organizasyon daha bi cazibeli olacağı kesin.
Yani kısacası Fransa’da bir bayram havası söz konusu.
Bir takım hegomanyalara da “dur” diyebilecek mi, bu yıl
merak konularından… Greipel, Cavendish veya Kittel gibi sprintlerin son noktayı
koymaları için takım arkadaşlarından ne denli yardım gelecek?
Evet, Froome’un dopingle çalkantısı gündemi epey
oyalarken, geçen yıl yaptığı hareketle diskalifiye olan Peter Sagan’ı da
unutmamak gerek. Bisiklet dünyasının hınzır ve en büyük yıldızlarından, yeşil
mayonun da favorilerinden…
Pireneler’deki hız tutkunları için de ayrı bir etap
olacak. Bu rotada bol miktarda dinamikler mevcutken, sonucunda etkileyecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.